Dr. İbrahim KARAER

 

ÖZET

 

Isparta ili Senirkent ilçesi Uluğbey köyündeki Veli Baba Dergahı ile ilgili Haşim Öztoprak Arşivindeki belgeleri okumaya devam ediyoruz. Okuduğumuz arşiv belgeleri arasında; Uluğbey köyünün su ihtiyacının karşılanması için Uluborlu Kaymakamlığına verilen iki dilekçe, Takiyüddin Efendinin eşleri İmran ve Vesile Hanım ile oğlu Hakkı Efendiye yazdığı mektuplar, Mehmet Takiyüddin Efendinin Divan-ı Örfide berat ettiğine dair pusula ve Şeyhülislam Sahib Efendinin Veli Baba Değirmenin vakıf mütevellisine teslimine dar telgrafı dikkat çekmektedir. Ayrıca her bölümde olduğu gibi bu bölümde de Veli Baba Değirmeni, İlegüb köyü a’şarının Veli Baba Zaviyesine tahsisi ve taamiye ödemesi ile ilgili evrak ve notlar ile evrak pusulaları, fetvayı şerif örnekleri mevcuttur. Bunlardan bir kısmını okuduk, çoğunu kısa kısa değerlendirerek Uluğbey halkı ve bilim alemini bilgilendirmeye çalıştık.

Not: Önceki bölümlerde belirttiğimiz gibi Haşim Öztoprak arşivindeki belgeleri flaş diskteki fotoğraflardan okuyoruz. Kaliteli çekim yapabilmek için genellikle her belgeden birden fazla fotoğraf çekilmiştir. Belgelere erişim için, bu fotoğrafların numaralarına atıf yapılmıştır.

330-331 numaralı fotoğraflar; Veli Baba Dergahı Zaviyedarı ve Mütevellisi Şeyh Mehmet Takiyüddin Efendiye ödenen taamiye hakkında Maliye Nezaretinden yazılan 27 Kanun-ı sani 1326 tarihli tezkere ve 8 Şubat 1326 (21 Şubat 1911) tarihli Maliye Nezaretinden Konya Defterdarlığına yazılan Maliye Nazırı imzalı yazıdır (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 330-331).

332-333 numaralı fotoğraflar; Uluğbey köyünün su ihtiyacının karşılanmasıyla ilgili Uluğbey köyü halkı ve Mehmet Takiyüddin Efendi tarafından Uluborlu kazası kaymakamlığına verilen iki dilekçe suretidir. Dilekçe suretlerinde tarih yoktur. Köy halkının dilekçesi ekler bölümünde sunulmuştur. Köy halkı dilekçelerinde; köylerinin 170 haneden oluşan büyük bir köy olduğunu, köylerinde bulunan bir adet çeşmenin insanların ve havanların su ihtiyacını karşılamakta yetersiz kaldığını, köyün su ihtiyacının karşılanması için 300 lira bedeli olan keşif yapıldığını; bu paranın 100 lirasını köy halkı, kalan miktarını Veli Baba Dergahı Postnişini ve Mütevellisi Takiyüddin Efendinin alacağı birikmiş maaşından bağışlayacağını ve mezkur suyun çoğaltılması işi için bir memur görevlendirilmesi talep edilmiştir  (EKLER: Belge-1 Haşim Öztoprak Arşivi nu. 332-333). Mehmet Takiyüddin Efendi dilekçesinde, köy ahalisinin dilekçelerinde belirttiği su sıkıntısına işaret ederek kendisine ödenecek taamiye bedelinden on bin guruşun, bu iş için harcanmasını talep etmiştir.

334 numaralı fotoğraf; üzerinde “İlegüblü Mehmet Takiyüddin Efendinin Birinci Divan-ı Harb-i Örfice beratına karar verilmiştir 1 Temmuz sene 1325 (14 Temmuz 1909)” yazan mühürlü pusuladır. Pusulada, Mehmet Takiyüddin Efendinin berat ettiği davada niçin yargılandığı belirtilmemiştir (Haşim Öztoprak Arşivi nu.334).

335 numaralı fotoğraf; Ispartalı Müderris Mehmet Takiyüddin Efendinin tarik maaşının 1312 (1896) senesi Martı itibariyle kırk dört guruş otuz para zam ile aylık üç yüz dört guruşa yükseltildiğine dair Bab-ı Fetva Meşihat makamının Şeyhülislam imzalı yazısıdır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.335).

336-38 numaralı fotoğraflar; Veli Baba Değirmeni ile ilgili 12 Şevval 1321 (1 Ocak 1904) tarihli yazı suretleridir (Haşim Öztoprak Arşivi nu.336-338).

339-340 numaralı fotoğraflar; Mehmet Takiyüddin Efendinin eşleri İmran ve Vesile hanımlar ile oğlu Hakkı Efendiye 1915 yılında yazdığı mektup suretleridir. İmran ve Vesile hanımlara yazılan mektubun içeriğinden, bu hanımların Uluğbey köyünde yaşadıkları anlaşılıyor. Aynı mektuptan Takiyüddin Efendinin köydeki evinde yangın çıktığı ve hırsızlık olayı yaşandığını; Ali ve Kazım adlı iki oğlunun Çanakkale savaşına katıldıklarını öğreniyoruz. Takiyüddin Efendinin oğullarından biri Çanakkale cephesinde, bir oğlu da Kafkas cephesinde şehit olmuştur (EKLER: Belge-2 Haşim Öztoprak Arşivi nu. 339-340). Takiyüddin Efendi, oğlu Hakkı Efendiye yazdığı mektupta 45 yıldır fakir fukara ve komşularının mutluluğu için çalıştığını belirtmiş; Veli Baba değirmeni davası, taamiye ödemesi ve Uluğbey köyü a’şarının Veli Baba Zaviyesine tahsisi hakkındaki yazışmalardan söz etmiştir. Uluğbey köyü a’şarının belirlenmesinde esas olan köyün sınırlarını ayrıntılı olarak vermiştir. Takiyüdin Efendi, aynı mektubunda Uluğbey köyü a’şarını 40.000 guruş olarak tahmin etmiştir.

341-342 numaralı fotoğraflar; İlegüb köyü hudut name suretleridir. Hicri 1045 senesi hudut namesinde yazılı İlegüb sınırları ayrıntılı olarak verilmiş ve Veli Baba Zaviyesinin zaviyedarlığının 1312 hicri senesinden beri Seyyid Mehmet Takiyüddin Efendi uhdesinde olduğu belirtilmiştir  (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 341-342).

343 numaralı fotoğraf; vakıf arsa ile ilgili fetvayı şerif örneğidir (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 343).

344-345 numaralı fotoğraflar; Veli Baba Değirmeni hakkındaki mahkeme kararının Fetvahaneye tebliğiyle ilgili 11 Muharrem 1316 (1 Haziran 1898) tarihli yazıdır (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 344-345).

346 numaralı fotoğraf; “Huzur-ı Atufetlü Hazreti Meşihat-penahiye” yazılı pusuladır (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 346).

347 numaralı fotoğraf; arazi anlaşmazlığı sebebiyle Tatarlı köylüleri tarafından öldürülen İlegüb köyünden Molla Mehmet oğlu maktul Paşa Ahmet Efendinin validesi ve hareminin ifadeleridir (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 347).

348 numaralı fotoğraf; Fetvayı-şerif örneğidir. Bir vakıf malının kırk yıl zabt edilmiş olması dava açmaya engel olur mu? Diye sorulmuş, fetva makamı olmaz diye cevap vermiştir (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 348).

349 numaralı fotoğraf; baş kısmında “Takiyüddin Efendi, Sinan Paşa” yazan pusuladır (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 349).

350 numaralı fotoğraf; Tedkikat-ı Şer’iyenin Veli Baba Değirmeni hakkında Sadaret makamına verdikleri 15 Şevval 1321 (4 Ocak 1904) tarihli kararın suretidir (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 350).

351-355 numaralı fotoğraflar; Veli Baba Değirmeni hakkında mahkeme kararıdır. Kararın üzerindeki nottan, bu kararın 6 Şaban 1330 (21 Temmuz 1912) tarihinde Fetvahaneye gönderildiği anlaşılmaktadır (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 351-355).

356 numaralı fotoğraf; “Değirmen hakkında Senirkentlilerin aleyhime aldıkları ilamın sureti” yazılı bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 356).

357 numaralı fotoğraf; “9114 / 7 Şaban 1330 (22 Temmuz 1912)” yazan pusuladır (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 357).

358 numaralı fotoğraf; evrak pusulasıdır (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 358).

359 numaralı fotoğraf; “Meşihat Uluborlu Niyabetine telgraf” yazılı bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 359).

360 numaralı fotoğraf; Veli Baba Dergahına 1329 – 1332 (1913-1916) yıllarında ödenen taamiye bedelinin dökümüdür (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 360).

361 numaralı fotoğraf; İlegüb köyündeki bazı şahısların ataları hakkında bilgi notudur. Bu bilgi notuna göre; “Saçlıların Mehmet ve Durmuşun ecdatları Safi oğlu Mustafa ve Ramazan ve Safi ve Hüseyin bin Halil bin Saçlı Safi’dir. Bu yolda isbat-ı nesil ettiler ve yedimizde bulunan menakıb-ı Veli Baba’da mezkur (bir kelime okunamadı) peygamber nesli saçlı Safi olduğunu natıktır. Evlad-ı müşarünileyden oldukları natık değildir. 556 numaralı Evkaf Nazırından vürud eden emirde bizim neslen bade’t-nesl sülaleden olup sicilde mukayyed esam-i abai ecdatlarımız olduğu Safi oğlu namında bir ferde berat verilmediği natıkdır” (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 361).

362 numaralı fotoğraf; Veli Baba Değirmenine vuku’ bulan tecavüz hakkında 9 Kanun-ı Evvel 1326 (22 Aralık 1910) ve 2 Mart 1327 (15 Mart 1911) tarihli yazılarla ilgili bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 362).

363 numaralı fotoğraf; evrak pusuladır (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 363).

364 numaralı fotoğraf; Evkaf Hukuk Müşavirliği vasıtasıyla Evkaf Nezaretinden Maliye Nezaretine, Maliye Nezaretinden Konya vilayetine yazılan Safi oğullarına 1208 (1793/1794) tarihinden beri berat verilmediğine dair yazı hakkında bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 364).

365 numaralı fotoğraf; 25 Nisan 1311 (7 Nisan 1895) tarihli Veli Baba Değirmeni hakkında “Konya Vilayeti Mahkeme-i İstinaf Müdde-i Umumiliğine” yazılan yazıdır (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 365).

366,368-369 numaralı fotoğraflar; evrak pusuladır (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 366,368-369).

367 numaralı fotoğraf; Veli Baba Zaviyesine 5.400 guruş ödeneceğine dair 31 Ağustos 1326 (13 Eylül 1910) tarihli Konya Vilayeti Defterdarlığı notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 367).

370 numaralı fotoğraf; Veli Baba Değirmeni hakkında bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 370).

371 numaralı fotoğraf; Veli Baba Dergahı İlegüb köyü a’şarı hakkında Şurayı Devletin (Danıştay’ın) dördüncü kararına ait bilgi notudur. Söz konusu karar 29 Kanun-ı evvel 1328 (9 Ocak 1913) tarihinde Maliye Nezaretine tebliğ edilmiştir (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 371).

372 numaralı fotoğraf; değirmenin kiraya verilmesi ve kiralayanın değirmeni zapt etmesi hakkında fetva örneğidir (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 372).

373 numaralı fotoğraf; evrak pusuladır (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 373).

374 numaralı fotoğraf; Rumi 1329 (1913) yılına ait yazışmalara ait bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 374).

375 numaralı fotoğraf; 1056 numaralı mazbata, 17 Kanun-ı evvel 1328 (30 Aralık 1912) tarih ve 111 numaralı ilmühaber, Uluborlu Niyabetinden tedkikat, Maliye Nezaretine havale edilen 29 Kanun-ı evvel 1328 (11 Ocak 1913) tarihli yazı hakkında bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 375).

376 numaralı fotoğraf; muktezi ilamları hakkında bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 376).

377-378,380,383 numaralı fotoğraflar; evrak pusuladır (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 377-378,380,383).

379 numaralı fotoğraf; İlegüb köyü a’şarının Veli Baba Zaviyesine tahsisi ile ilgili Konya vilayetine, Evkaf-ı Hümayun ve Defter-i Hakani Nezaretlerine yazı yazıldığına dair 2 Teşrin-i sani 1324 (15 Kasım 1908) tarihli bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 379).

381 numaralı fotoğraf; Rumi 1329 (1913) yılına ait yazışmalarla ilgili bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 381).

382 numaralı fotoğraf;  İlegüb köyü a’şarının 1329 (1913) yılından itibaren Veli Baba Zaviyesine ödendiğine dair bilgi notudur. Söz konusu bilgi notunda 1332 (1916) yılından itibaren her yıl 17.270 guruşun Veli Baba Zaviyesine ödendiği belirtilmiştir (EKLER: Belge-3 Haşim Öztoprak Arşivi nu. 382).

384 numaralı fotoğraf; 20 Haziran 1325 (3 Temmuz 1909) tarihinde Meclis-i Mebusan Başkanlığına ikinci bir dilekçenin verildiğine dair bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 384).

385 numaralı fotoğraf; Meclis-i Mebusan Başkanlığına verilen birinci ve ikinci dilekçenin numaraları yazılıdır (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 385).

386-387 numaralı fotoğraflarda; Osmanlı Padişahlarının doğum, tahta çıkışları ve ölüm tarihleri yazılıdır. Sultan Birinci Mustafa’nın başına “timar” kelimesi eklenmiştir. Bu, İlegüb köyü a’şarının Sultan Birinci Mustafa zamanında timara verildiğini belirtmek için yazılmış olmalıdır (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 386-387).

Adı                                         Tevellüdü        Cülusu            Vefatı

Sultan Osman                         656                  699                  726

Orhan Gazi                             680                  726                  761

Murad-ı Evvel                       726                  761                  791

Bayezid-i Evvel                     761                  791                  805

Çelebi Süleyman Mehmet      781                  816                  824

Murad Han-ı Sani                  806                  824                  855

Fatih Mehmet                         833                  855                  886

Bayezid-i Sani                        851                  886                  918

Yavuz Sultan Selim               875                  918                  926

Kanuni Sultan Süleyman       900                  926                  974

Selim-i Sani                            920                  974                  983

Murad Han-ı Salis                  953                  983                  1003

Mehmet Han-ı Salis               974                  1003                1012

Ahmet Han-ı Evvel                998                  1012                1026

Mustafa Evvel                        1001                1026                1028

Osman Han-ı Sani                  1012                1028                1031

Timar Mustafa Han-ı Evvel                         1031                1048

Murad Han-ı Rabi                  1018                1032                1049

İbrahim Han                           1024                1049                1058

Mehmet Han-ı Rabi               1051                1058                1104

Süleyman-ı Sani                     1052                1099                1102

388 numaralı fotoğraf; İlegüb köyü a’şarının Veli Baba Zaviyesine tahsisiyle ilgili Rumi 1328 (1912) tarihli yazışmalar hakkında bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 388).

389,392,394-395 numaralı fotoğraflar; evrak pusuladır (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 389,392,394-395).

390 numaralı fotoğraf; Evkaf Muhasebesinden Konya Evkaf Müdürlüğüne taamiye hakkında 27 Temmuz 1327 (9 Ağustos 1911) tarihinde yazı yazıldığına dair bilgi notudur (Haşim Özoprak Arşivi nu. 390).

391 numaralı fotoğraf; evkaf idaresi veznesi makbuzudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 391).

393 numaralı fotoğraf; Sadaret’ten Maliye Nezaretine 22 Haziran 1325 (5 Temmuz 1909) tarihinde, Meşihat’ten Maliye Nezaretine 14 Recep 1327 (1 Ağustos 1909) tarihinde yazı yazıldığına dair bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 393).

396 numaralı fotoğraf; Konya vilayeti Uluborlu kazası İlegüb köyünde bulunan Veli Baba Dergahına İlegüb köyü a’şarının tahsis edildiğine dair yazının Konya Evkaf Muhasebesine 20 Teşrin-i evvel 1324 (2 Kasım 1908) tarihinde gönderildiğine dair bilgi notudur  (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 396).

397 numaralı fotoğraf; İlegüb köyü aşarının Veli Baba Zaviyesine tahsis edildiğine dair Danıştay kararının Konya Evkaf Müdürlüğüne tebliği hakkında Evkaf Nezaretinden yazılan 24 Temmuz 1913 tarihli yazı suretidir (EKLER: Belge-4 Haşim Öztoprak Arşivi nu. 397).

398-399,401,403-404 numaralı fotoğraflar; evrak pusuladır (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 398-399,401,403-404).

400, 402 numaralı fotoğraf; “Maliye Nezaretinden Evkaf Nezaretine ve Konya vilayetine yazılan yazıların numaraları” yazan bilgi notudur. 402 numaralı fotoğrafta; 6 adet evrakın tarih ve numaraları verilmiştir (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 400).

404 numaralı fotoğraf; “Bolvadin kazasında (..) karyesinde (..) İbrahim Efendiye hülasa-i mahsus 46” bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 404).

406-407 numaralı fotoğraflar; “karyemizden gönderdikleri mazbatanın numarasıdır” yazan bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 406).

408 numaralı fotoğraf; Veli Baba Değirmenin Veli Baba Zaviyesine teslim edilmesi hakkında Şeyhülislam Sahib Efendinin Uluborlu kazası naibine gönderdiği 10 Temmuz 1909 tarihli telgraf suretidir (EKLER: Belge-5 Haşim Öztoprak Arşivi nu. 408).

409 numaralı fotoğraf; evrak pusulasıdır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.409).

410 numaralı fotoğraf; “karyemizin Maliye Nezaretine mazbatası bu tarihte vilayete dahi gönderilmiştir” yazan bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu.410).

411 numaralı fotoğraf; İlegüb köyü a’şarının mahkeme kararı ile 27 Ağustos 1324 (9 Eylül 1908) tarihinde Veli Baba Zaviyesine tahsis edildiği ve Defter-i Hakaniye kaydının yapıldığına dair bilgi notudur. Ancak bu karar, Maliye Nezaretinin itirazı üzerine uygulanmamıştır (EKLER: Belge-6 Haşim Öztoprak Arşivi nu.411).

412 numaralı fotoğraf;  kim olduğu belirtilmeyen, Hacı Berktaş Veli tarafından cenaze namazı kılınan bir kişi hakkında bilgi notudur. Bilgi notunda; “Çay kenarında mecruhen vefat etmesiyle vasiyeti üzere halifelerinden Hacı Bektaş Veli imametiyle namazı kılınıp evvel ol mahale defin edilmiş olduğu kendisinin telif buyurduğu ul-bab ve tuhfet’ul esbab nam kitabının el-müenven bi-husuli’l –memul inde teracimi ehli beyt resul fiil mahsus” yazmaktadır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.412).

413-414 numaralı fotoğraflar; Veli Baba evlatlarının birbirini takip ettiği yazılı olan bilgi notudur. Yazı silik olduğu için bazı isimler okunamadı. Hüseyin, (..) Nebi (..), Nebi, Ali (..) büyük Kazım, Hüseyin Sünbül (..) Ahmet Haşim, Mehmet Taki Buruci, Hüseyin Sünbül Pehlivan, Ahmet Paşa, Hüseyin Sünbül, Musa Kazım, Mehmet Takiyyüddin’den sonra İbrahim Hakkı ismi yazılmıştır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.413-414).

415 numaralı fotoğraf; İlegüb ile Kabaca-i Sagir (Küçükkabaca) köyleri arasındaki sınır anlaşmazlığıyla ilgili 1928 yılına ait rapordur (Haşim Öztoprak Arşivi nu.415).

416-418 numaralı fotoğraflar; “alamet-i ahir zaman” başlıklı basılı dokümana ait sayfalardır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.416).

421-423 numaralı fotoğraflar; duhan suresi ve açıklamasıdır (Öztoprak Arşivi nu.421).

425 numaralı fotoğraf; “İfraz, ihraç / sürur ve nüzhet” yazılı pusuladır  (..) yazılı pusuladır (Öztoprak Arşivi nu.425).

426 numaralı fotoğraf; “euzubillahime şeydanirracim bismillahirrahmenirahim” ile başlayan arapça metindir (Haşim Öztoprak Arşivi nu.426).

430 numaralı fotoğraf;  kurban hakkındadır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.430)

431-432 numaralı fotoğraflar; meşveret hakkındadır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.431)

435 numaralı fotoğrafın baş kısmında “mecmua-i vaaz” yazmaktadır. 416-438 numaralı Arapça ağırlıklı dini içerikli sayfaların vaaz mecmuasına ait olma ihtimali kuvvetlidir (Haşim Öztoprak Arşivi nu.435-438)

439-442 numaralı fotoğraflar; Takiyüddin Efendi tarafından Senirkentli Ümmet oğulları aleyhine açılan değirmen davasıyla ilgili Uluborlu şer’iye mahkemesinin 8 Safer 1315 (9 Temmuz 1897) tarihli kararının tebliğine dair belgelerdir (Haşim Öztoprak Arşivi nu.439-442).

443-444 numaralı fotoğraflar; Takiyüddin Efendi 13 Ağustos 1313 (25 Ağustos 1897) tarihinde Uluborlu Kazası Niyabet Şer’iyesine müracaat ederek, Uluborlu şer’iye mahkemesinin 8 Safer 1315 (9 Temmuz 1897) tarihli kararı gereğince değirmenin kendisine teslim edilmesini talep etmiştir (Haşim Öztoprak Arşivi nu. 443-444)

SONUÇ

Bu bölümde dikkati çeken belgelerden birisi, Uluğbey köyünün su ihtiyacının karşılanması için, köy halkının ve Veli Baba Dergahı Postnişini Takiyüddin Efendinin elbirliği etmeleridir. Takiyüddin Efendi’nin Uluğbey köyünde yaşayan eşleri İmran ve Vesile hanımlara yazdığı mektuptan Ali ve Kazım adlı iki oğlunun Çanakkale cephesinde asker olduklarını öğreniyoruz. Takiyüddin Efendinin biyografisini veren kaynaklar, bir oğlunun Çanakkale’de, bir oğlunun da Kafkasya cephesinde şehit olduğunu yazmaktadır. Veli Baba Değirmeni hakkında çok sayıda yazışmanın yapılması, Şeyhülislam Sahib Efendinin 1909 yılında ikinci defa zapt olunan Veli Baba değirmeninin vakıf mütevellisine teslimine dair Uluborlu Niyabetine telgraf çekmiş olması, o günün şartlarında bu davanın önemini veya Mehmet Takiyüddin Efendinin kararlılığını göstermektedir. Uluğbey köyü a’şarının Veli Baba Zaviyesine tahsisine 1908 yılında mahkeme karar vermiş ise de, Maliye Nezaretinin itirazı üzerine bu karar uygulanmamıştır. Bu bölümde incelediğimiz belgelerden de anlaşıldığı üzere, Uluğbey köyü a’şarı 1913 yılından itibaren Veli Baba Zaviyesine ödenmeye başlamıştır.

EKLER

Belge 1

Belge yer numarası:  Haşim Öztoprak Arşivi nu: 332-333

Uluborlu Kazası Kaymakamlığı Canib-i Aliyyesine

İzzetli Efendim Hazretleri

Yüz yetmiş haneyi mütecaviz olan karyemizde iki buçuk saat mesafeden gelme şürbe mahsus yalnız bir çeşmemiz olup bu da suların en bol zamanında bile karyemizi idare etmemekte ve mevsim-i sayfda bu su da bir masuraya kadar tenzil etmekte olmasıyla cesim bir karyenin insan ve hayvanatı idare edemeyerek münavebe ile ve güç bir halde su alınabilmekte bazen de adeta münaza’aya meydan verilmektedir mezkur suya menbaından teksir ve başkaca ilavesi mümkün ise de bu da inde’l-keşf temur boru ve üstadiyye levazım-ı saire olarak üç yüz lira kadar bir meblağa mütevakkıf olduğu anlaşılmıştır. İşbu paranın yüz lirasını karyemiz ahalisi deruhde edecekleri gibi sadat-ı Hüseyniyeden Veli Baba Dergah-ı Şerifi Postnişininden faziletli Takiyüddin Efendi de müterakim on bin guruş maaşını terk ve teberru edeceğinden lütfen mumaileyhin maaş-ı müterakimesinin ahzıyla bir memur da bi’t-tayin mezkur suya teksir ve isalesine inayet buyrulması babında emr ü ferman hazreti menlehül’l-emrindir

Pul

İki mühür

Belge 2

Belge yer numarası: Haşim Öztoprak Arşivi nu: 339-340

Atufetlü hanımlarım İmran ve Vesile hanımlar selam ve duadan sonra 21 Mart 1331 (3 Nisan 1915) tarihli mektubunuzu aldım mahdumlarım Kazım ve Ali beyler Çanakkal’asındadırlar. Elhamdüllilah sağ ve selamet olduklarına dair mektuplarını alıyorum selamları vardır. Ve kazanız mübarek olsun çok ahmak imişsiniz insanın sanduğu yandığı hanede olur hırsız Eminin hırsızlığını alem bilir. Onu eve valideniz ayak bastırmaz ne ise cenabı Allah hıf’d buyurmuş haneden bir miktar ihrak olunmuş elbiseye dair vafer-i eşyanız sirkat olunmuş ise de cenabı Allah onun ecir ve avanesini verir. Bunun için merak lazım değildir. Cami-i şerif dergah-ı şerif selamet kurtulmuş olduğundan ve civar komşu Süleyman’ın hanesine bir zarar isabet etmediğine ve komşularımızın itfa etmelerine say ve himmet etmelerine teşekkür ederim ve kazadan gelen müstantik ve katibine vermiş olduğunuz 170 guruş ahzdan aldığınız deyninizi t’ediye için iki saru lira Osmani ba-posta gönderdim vusulünde alıp borcunuzu verip bakiyesi yanık yerlere sarf ediniz.

Belge 3

Belge yer numarası: Haşim Öztoprak Arşivi nu. 382

Veli Baba Zaviyesi Vakfına a’şar-ı mevkufeden olarak 1332 senesinden itibaren senevi on yedi bin iki yüz yetmiş guruş tahsis olunmuştur.

1331 senesi nihayetine kadar vakfın hesabı kat’ olunarak neticesinde vakfın yirmi dokuz bin beş yüz kırk altı guruş matlub zuhur etmiş ve bu meblağ dahi 1332 senesi bütçesine vaz’ edilmiştir.

Baladaki 1331 senesi nihayetine kadar vakfın me’huzat-ı caize mal sandığından 1329 senesi a’şar bedeli olarak evkaf sandığına verilmiş olan yirmi iki bin iki yüz altmış dört guruş dahildir bunun tenzilinden sonra kalan borca ber-vechi muharrer yirmi dokuz bin küsur guruş matlub zuhur etmiştir.

Belge 4

Belge yer numarası: Haşim Öztoprak Arşivi nu.397

Tarihi: 19 Şaban 1331 ve 11 Temmuz 1329 (24 Temmuz 1913)

Konya Evkaf Müdüriyetine

Uluborlu kazasında kain İlegüb karyesi a’şarının Veli Baba Zaviyesine meşrutiyetine dair Şurayı Devlet Mülkiye ve Maarif Dairesinde verilip ba-buyruldu-ı sami tebliğ buyrulan kararın derciyle kuyud-ı vakfiye müdüriyetince tanzim ve ita kılınan 3 Temmuz sene 1329 tarihli ilmühaberin bir sureti maen irsal kılındı münderecatına nazaran icrayı icabı beyan olunur fi 19 Şaban 1331 ve 11 Temmuz 1329 (24 Temmuz 1913)

Evkaf Nazırı namına Müşavir-i Hukuk

Belge 5

Belge yer numarası: Haşim Öztoprak Arşivi nu.408

Tarihi: 27 Haziran sene 1325 (10 Temmuz 1909)

Uluborlu Niyabetine

Seyyid Veli Baba Zaviyesinin mütevellisine teslim olunan değirmenin ahiren diğer taraftan tekrar zapt edilmiş olduğundan husus-ı mezkur hakkındaki i’lamat ve müfredat-ı mucibince  mezkur değirmenin Mütevellisi Takiyüddin Efendiye teslimi Meclis-i Tedkikat ifadesiyle tavsiye olunur fi 27 Haziran sene 1325 (10 Temmuz 1909).

 

Belge 6

Belge yer numarası: Haşim Öztoprak Arşivi nu.411

Tarihi: 13 Şaban sene 1326 / 27 Ağustos sene 1324 (10 Eylül 1908)

Konya’da Uluborlu kazasına muzaf mevcut hasılat-ı öşriyesi 1227 tarihinde Veli Baba Zaviyesine ihsan buyrulan İlegüb karyesinin ber-muceb emr-i ali irade-i seniye-i mezkureyi sebt ve defter-i hakani kılınmış Mahkeme-i Teftiş’ten ilam sadır olmasına binaen karye-i mezkure a’şarının kuyud-ı hakaniyece vakfiyet üzere tashih kaydı hususunda irade-i seniyye şeref-sadır olmuştur fi 13 Şaban sene 1326 ve fi 27 Ağustos sene 1324 (10 Eylül 1908)

KAYNAKLAR

Haşim Öztoprak Arşivi numara: 330-415

NOT: Kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz.

Dr. İbrahim KARAER

e-mail: [email protected]

 

 

 

 

 

 

Yorum bulunmamaktadır.
Konu: VELİ BABA DERGAHI İLE İLGİLİ BELGELER – 6

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

‘Ortak Değerimiz Atatürk’ bildirisine destek ver

Millî ve manevi değerlerimize, başta Atatürk olmak üzere Türk büyüklerine, her türlü tarihî mirasımıza yönelik saldırılar nereden, kimden ve

Ortak Değerimiz Atatürk

ATATÜRK! TÜRK MİLLETİ SANA MİNNETTARDIR

Her millet, sahip olduğu değerlerle geleceğini inşa eder. Geleceğin harcı olan değerlerine sahip çıkan milletler, geçmişten ders çıkararak, gelecekte aynı hataların tekrar edilmemesi için millî bir hafıza oluşturur. Bu hafızanın en önemli değeri, Millî Mücadele’nin lideri ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e periyodik olarak uzun zamandır yapılan saldırılarla karşı karşıyayız. Bunların sonuncusu geçtiğimiz günlerde Ayasofya’da hem protokolün hem de milletimizin gözü önünde gerçekleşmiştir.

Bilindiği gibi bir esaret belgesi olan Sevr Antlaşması’nı tarihin çöplüğüne atan Mustafa Kemal Atatürk, bir savaş ve diplomasi kahramanı olarak, Fatih’in emaneti İstanbul’umuzu, başta Ayasofya olmak üzere, camileri ve tarihî eserleriyle yeniden milletimize kazandırmıştır. Yine Trakya ve Batı Anadolu’yu Yunanistan; Doğu Anadolu’yu da Ermenistan olmaktan kurtarmış, ezanımızı susturmamış, Misak-ı millî sınırları içinde Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmuştur.

Mustafa Kemal Atatürk, 3 Mart 1924’te, halkı aydınlatma, İslam’ın Kur’an’a göre yaşanmasını sağlama, ibadet ve ahlak esaslarıyla ilgili işleri yürütme, ibadet yerlerini yönetme görevlerini yerine getirmek üzere Diyanet İşleri Başkanlığını kurmuştur. Ayrıca Kur’an’ın tefsiri görevi Atatürk tarafından Elmalılı Hamdi Yazır’a verilmiş ve “Hak Dini Kur’an Dili” böylece ortaya çıkmıştır. Kur’an’ın Türkçe tefsiriyle Türkler, dinini öz kaynağından, kendi dillerinden okumaya ve öğrenmeye başlamışlardır.

Hâl böyleyken son yıllarda Millî Mücadele’mizin millî ve manevi mimarı Mustafa Kemal Atatürk, maalesef periyodik saldırılara maruz kalmaktadır. Bir millete sinsice düşmanlık etmenin yollarından biri, o milletin kahramanlarını itibarsızlaştırmaktır. Bunun en kolay yolu ise dinimizi kirli emellerine alet etmektir.

Son olarak Ayasofya’daki icazet töreninde bir imam Ayasofya’yı kastederek; anlatım bozukluklarıyla dolu “…Bu ve bu gibi mabetlerin mabet olarak kalması için inşa edilmiştir. Öyle bir zaman geldi ki bir asır gibi bir zaman içinde ezan ve namaz yasaklandı ve müze hâline çevrildi. Bunlardan daha zalim ve kâfir kim olabilir!… Yarabb’i bir daha bu zihniyetin bu milletin başına gelmesini mukadder buyurma!” gibi suç oluşturan ifadeler kullanmış ve haklı olarak bu söylem halkımızda büyük bir infiale yol açmıştır.

Atatürk, emperyalizmin ve yerli işbirlikçilerinin planlarını bozan bir lider olup Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, ülkemizin en başta gelen birleştirici ve bütünleştirici unsurudur. Mustafa Kemal Atatürk’e üstü kapalı yapılan bu saldırı aslında onun silah arkadaşlarına, Türk milletinin birlik ve beraberliği ile Cumhuriyet’imize yöneliktir. Atatürk’e yapılan ve yapılacak olan saldırıların nihai hedefi Türk milletidir, Türk devletidir. Bu bakımdan bu ve benzeri saldırıların hedefinin Türk devleti ve milleti olduğu konusunda halkımızı uyarmayı, vatanını ve milletini seven bir grup olarak görev addederiz.

Hedeflerine ulaşmak için geçmişte de bazı cahil kimseleri kullananlar, bugün de aynı yöntemlerle hareket etmektedir. Bu son saldırının kaynağının da aynı güçler olduğu şüphesizdir. Millî ve manevi değerlerimize, başta Atatürk olmak üzere Türk büyüklerine, her türlü tarihî mirasımıza yönelik saldırılar nereden, kimden ve nasıl gelirse gelsin, millî birliğimizi asla bozamayacaktır. Aşağıda imzaları bulunan DTCF Birlik üyeleri ve Türk aydınları olarak bu çirkin ve kötü niyetli ifadeleri şiddetle kınıyor ve reddediyoruz.

DTCF Birlik Üyeleri

**İmza: **

Bildiriyi paylaşarak destek verebilirsiniz:

 

En çok beğenilenler

Giriş

Welcome to Typer

Brief and amiable onboarding is the first thing a new user sees in the theme.
Join Typer
Registration is closed.