Dr. İbrahim KARAER

 

Haşim Öztoprak Arşivinde bulunan Isparta ili Senirkent ilçesi Uluğbey köyündeki Veli Baba Dergahı ile ilgili belgeleri okumaya devam ediyoruz. Bu bölümde, Mehmet Takiyüddin Efendinin müderrislik maaşının yükseltilmesi, maaş makbuzları, evrak pusulaları, fetvayı şerif örnekleri ile Öksüz Nebi’nin şeceresi, İlegüb-Tatarlı köylüleri arasındaki arazi anlaşmazlığı, Veli Baba Dergahının, Isparta Sancağı Mal Sandığı tarafından tamir ettirilmesi talebi, İstanbul’dan Uluborlu’ya gönderilen Hakkı Efendiye özel belgelerle karşılaştık. Ayrıca her bölümde olduğu gibi bu bölümde de Veli Baba Değirmeni, İlegüb köyü a’şarının Veli Baba Zaviyesine tahsisi ve taamiye ödemesi ile ilgili evrak ve notlarla da karşılaştık. Bunlardan bir kısmını okuduk, çoğunu kısa kısa kısa değerlendirerek Uluğbey halkı ve bilim alemini bilgilendirmeye çalıştık.

NOT: Önceki yazılarımızda belirttiğimiz gibi Haşim Öztoprak arşivindeki belgeleri flaşdiskteki fotoğraflardan okuyoruz. Kaliteli çekim yapabilmek için her belgeden birden fazla fotoğraf çekilmiştir. Belgelere erişim için, bu fotoğrafların numaralarına atıf yapılmıştır.

121-122 numaralı fotoğraflar; Yassıviran köyü sınırları dahilinde bulunan Veli Baba değirmeni ile ilgili Uluborlu Kazası Mahkemesinin 25 Recep sene 1319 (7 Kasım 1901) tarihli kararının tasdikli suretidir. Belgenin baş kısmı eksiktir (Haşim Öztoprak Arşivi nu.121-122).

123 numaralı fotoğraf; üzerinde “değirmen hakkında musaddak evrak” yazan pusuladır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.123).

124-126 numaralı fotoğraflar; Bab-ı Ali Sadaret-i Uzma Dairesi Divanı-ı Hümayun Kaleminden çıkan evahir-i Şaban sene 1227 (Eylül 1812) tarihli tasdikli emr-i ali suretidir. Belge, İlegüb köyü a’şarının Veli Baba Zaviyesine tahsisi hakkındadır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.124-126).

127 numaralı fotoğraf, boş sayfa

128-131 numaralı fotoğraflar; Takiyüddin Efendinin tarik maaşına zam yapıldığına dair 9 Cemaziyel-evvel sene 1323 (12 Temmuz 1905) tarihli belgedir (EKLER: Belge-1 Haşim Öztoprak Arşivi nu.128-131)

132,142-147 numaralı fotoğraflar;  1908 yılı Teşrin-i sani 1324, Kanun-evvel 1324, Kanun-ı sani 1324, Şubat 1324, 1909 yılı Ağustos 1325 aylarına ait Mehmet Takiyüddin Efendinin maaş makbuzlarıdır. Söz konusu makbuzlarda; Takiyüddin Efendinin maaşını Uluborlu Mal Sandığından aldığı ve “İlegüb karyesinde medfun Veli Baba Dergahı Postnişini” unvanını kullandığı görülüyor. Bu bilgiler ışığında, Takiyüddin Efendinin aldığı 450 guruş maaşın dergaha tahsis edilen “taamiye” bedeli olduğunu söylemek mümkündür (EKLER: Belge-2 Haşim Öztoprak Arşivi nu.132-142).

136-137 numaralı fotoğraflar; Evlad-ı Öksüz Nebi’nin şeceresidir (EKLER: Belge-3 Haşim Öztoprak Arşivi nu.136-137).

134-135 numaralı fotoğraflar; şecerenin açıklaması olması lazım, okunamadı (Haşim Öztoprak Arşivi nu.134-135).

138-140 numaralı fotoğraflar; değirmen alış ve satışı ile ilgili fetva örneği (Haşim Öztoprak Arşivi nu.138-140).

141 numaralı fotoğraf; boş kağıt üzerinde “Takiyüddin Efendi” yazmaktadır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.134-135).

148 numaralı fotoğraf; Şurayı Devlet evrak pusulasıdır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.148).

149-155 numaralı fotoğraflar; bir dilekçe, bir yazı ve pusuladan oluşmaktadır. Söz konusu yazının başında; İlgünlü merhum ve maktul Ahmet Efendinin validesi Raziye ve haremi Ali Çavuş kerimesi Ayşe ve eytamları yazmaktadır. Ahmet’i öldürenlerin başka bir köyden (Tatarlı’dan) oldukları, daha önce mahkemeye verilen dilekçelerde isimlerinin verildiği belirtmiştir. Bu yazıda; Uluğbey köyünün adı, “İlgün” olarak geçmektedir. Dilekçenin başında “huzur-ı ali-i fazılanelerine”, sonunda “27 Temmuz 1321 (9 Ağustos 1905) el-müddei” ibaresi yer almıştır.  (Haşim Öztoprak Arşivi nu.149-155).

156 numaralı fotoğraf; Bab-ı Fetva Meşihatı İslam Dairesi evrak pusulasıdır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.156).

157 numaralı fotoğraf; değirmene dair pusuladır. Pusulada, Uluborlu Niyabetinden tedkikat 10 Safer 1331 (19 Ocak 1913), Hazret-i Meşihat-penahiye takdim kılınmıştır fetvahaneye 19 Rabiul-ahir sene 1331 (28 Mart 1913) notu düşülmüştür (Haşim Öztoprak Arşivi nu.157).

158 numaralı fotoğraf; 2 Kanun-ı sani 1328 (15 Ocak 1913) tarihli pusuladır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.158).

159-162 numaralı fotoğraflar; Uluborlu Kazası Bidayet Mahkemesi İcra Dairesi Riyaseti Canibi Aliyyesine yazılan dilekçedir. Dilekçenin içeriğinden Senirkentli Hacı Mehmet, Hacı Ali ve Mustafa kardeşlerin; Yassıviran köyü sınırları dahilindeki Veli Baba değirmenine müdahalelerinin önlenmesi için Takiyüddin Efendinin Uluborlu Şer’i Mahkemesinden 8 Safer 1315 (9 Temmuz 1897) tarihinde karar aldığı ve bu kararın Fetvahane tarafından onaylandığı, dolayısıyla kararın uygulanması talep edilmiştir. Aynı evrak üzerinde Takiyüddin Efendinin “Uluborlu Kazası Mukavelat Muharrirliği Canib-i Alisine” başlıklı muhtırası yer almıştır. Takiyüddin Efendi, muhtıranın altında birinci ve ikinci muhtıralardan netice alamadığını belirtmiştir (Haşim Öztoprak Arşivi nu.159-162).

163-164 numaralı fotoğraflar; evrak pusulasıdır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.163).

165 numaralı fotoğraf; Konya Vilayeti Mal Sandıklarına teslim olunan akçeye mahsus makbuz senedidir (Haşim Öztoprak Arşivi nu.165).

166 numaralı fotoğraf; Haziran 1322 (Haziran/Temmuz 1906) maaş ve kesintilerini gösteren pusuladır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.166).

167-168 numaralı fotoğraflar; değirmen davası ile ilgili pusuladır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.167-168).

169-170 numaralı fotoğraflar; 19 Kanun-ı sani 1320 (1 Şubat 1905) tarihli belgeye ait yırtılmış bir parçadır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.169-170).

171-172 numaralı fotoğraflar; 1326 (1910) yılına ait Konya’da Veli Baba Vakfının ilam sureti için mütevelli tarafından ödenen Evkafı Hümayun harç makbuzudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu.171-172).

173 numaralı fotoğraf; Konya’da Veli Baba Dergahı şerifinin 80 guruşluk Mahkeme-i Teftiş Evkaf harcı makbuzudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu.173).

174-175 numaralı fotoğraflar; Yassıviran hududu dahilinde bulunan Veli Baba Vakfına ait değirmenin Uluborlu mahkemesinde davası devam ederken, hakkında çıkarılan tezvirat nedeniyle yargılanan Takiyüddin Efendinin berat ettiğine dair 9 Mayıs 1317 (22 Mayıs 1901) tarihli yazı (Haşim Öztoprak Arşivi nu.174-175).

176-179 numaralı fotoğraflar; Yassıviran hududu dahilinde bulunan Veli Baba Vakfına ait değirmen hakkında Evkaf-ı Hümayun Nezareti Celilesine Takiyüddin Efendinin sunduğu dilekçe suretidir. Dilekçede, Takiyüddin Efendinin adı ve tarihi yazılmamıştır. (Haşim Öztoprak Arşivi nu.176-179).

180 numaralı fotoğraf; 1936 yılına ait İlegüb köyü sandık makbuzudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu.180).

181-182,185 numaralı fotoğraflar; evrak pusulasıdır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.181).

183-184 numaralı fotoğraflar; vakıf senedi hakkında fetvayı şerif (Haşim Öztoprak Arşivi nu.183).

186-188 numaralı fotoğraflar; evrak takibi le ilgili pusuladır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.186-188).

189 numaralı fotoğraf; Veli Baba Değirmeni hakkında şeref-sadır buyrulan tarih ve numaralı tezkire-i sami-i cenabı sedaret-penahileri üzerine Takiyüddin Efendi tarafından Sadaret makamına yazılan dilekçenin suretidir. Dilekçede tarih ve Takiyüddin Efendinin adı yazılmamıştır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.189).

190 numaralı fotoğraf; vakıf malının kiralanması hakkında fetva örneğidir (Haşim Öztoprak Arşivi nu.190).

191-193 numaralı belgeler; belgenin bir başında Takiyüddin Efendi yazısı, diğer başında; Mecelle’nin icar ile ilgili 1672. maddesinin açıklaması vardır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.191-192).

194-201 numaralı fotoğraflar; Isparta Savcı Yardımcılığına verilen 25 Eylül 1318 (8 Ekim 1902) tarihli dilekçedir. Söz konusu dilekçede Senirkent nahiyesine merbut İlegüb karyesinde medfun Veli Baba Tekkesine meşrut değirmenin Uluborlu mahkeme-i şer’iyesince görülen davada suret-i meşrutu tahakkuk etmiş ve Fetvahane tarafından da onaylanmış olduğu için; vakfa teslimi talep edilmiştir (Haşim Öztoprak Arşivi nu.194-201).

202 numaralı fotoğraf; Takiyüddin Efendinin Veli Baba Dergahı odalarının Hamidabad kazası Mal Sandığı tarafından tamir ettirilmesiyle ilgili dilekçe suretidir. Dilekçenin hangi makama verildiği, tarihi ve Takiyüddin Efendinin adı yazılmamıştır.(EKLER: Belge-4 Haşim Öztoprak Arşivi nu.202).

203 numaralı fotoğraf, Uluğbey köyü halkı adına Konya vilayetine yazılan dilekçe suretidir. Dilekçede tarih yoktur. Uluğbey-Tatarlı sınırındaki Arız oğlu yaylasındaki arazi anlaşmazlığı sebebiyle Tatarlı köyü ahalisinin silahlı olarak saldırdığı bir kişiyi öldürüp, diğerlerini yaraladıkları ve hasada gelmiş hasılatı gasp ettiklerinden şikayetçi olan Uluğbey halkının geçimi için bu arazinin önemli olduğu, elden çıkarsa tümden perişan olacakları belirtilmiştir. Dilekçede tarih belirtilmediği için, olayın cereyan ettiği tarih hakkında bilgi sahibi olamıyoruz (EKLER: Belge-5 Haşim Öztoprak Arşivi nu.203).

204 numaralı fotoğraf; Müderris Takiyüddin Efendinin tarik maaşı aylık otuz sekiz guruş iken, 1318 yılı Nisan ayının başından itibaren kırk guruşa iblağ edilmiş olduğuna dair, Şeyhülislam imzalı 12 Zilkade 1319 (20 Şubat 1902) tarihli yazı (Haşim Öztoprak Arşivi nu.203).

205-206 numaralı fotoğraflar; Veli Baba Dergahı vakfına ait değirmen davası ile ilgili Bayezid Camisi müderrislerinden ve mezkur dergah mütevellisi Mehmet Takiyüddin Efendinin Sadarete verdiği dilekçenin; gereği için Meşihat Makamına gönderildiğine dair Sadrazam Ferid imzalı 8 Ramazan 1321 (28 Kasım 1903) tarihli yazının suretidir (Haşim Öztoprak Arşivi nu.205-206).

207 numaralı fotoğraf; matbu maaş makbuzudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu.207).

208-209 ve 211 numaralı fotoğraflar; evrak pusulasıdır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.208-209).

210 numaralı fotoğraf; Maliye Nezaretinden Meşihat tezkiresi hakkında yapılan 4 Haziran 1322 (17 Haziran 1906) tarihli yazışmanın takibiyle ilgili kısa bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu.210).

212 numaralı fotoğraf; değirmen hakkında bir yazının Evkaf’dan Dahiliyeye, Dahiliyeden Konya vilayetine yazıldığına dair bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu.212).

213-217 numarada kişiye özel fotoğraflar kayıtlıdır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.213-217).

218 numaralı fotoğraf evrak pusulasıdır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.218).

219 numaralı fotoğraf; evrak takibi ile ilgili bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu.219).

220-221 numaralı fotoğraflar; evrak pusulasıdır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.220).

222 numaralı fotoğraf; “11 Kanun-ı sani 1319 (24 Ocak 1904) ve 320 numaralı Hamidabad Sancağına” yazılı bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu.222).

223 numaralı fotoğraf; İlegüb köyü a’şarının Defter-i Hakaniye tashihiyle ilgili 1908 yılında yapılan yazışmalar hakkında bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu.223).

224-225 numaralı fotoğraflar;  İstanbul’dan Uluborlu’ya Takiyüddin Efendinin oğlu Hakkı Efendiye yazılmış özel notun gönderildiği zarftır. Zarfın bir yüzünde “der-aliyeden tarih-i mezkurda…”; diğer yüzünde “Uluborlu kazasında sadat-ı Hüseyniyeden Veli Baba oğlu Sünbül zade Hakkı Beyefendiye mütehassısdır” yazılıdır. Zarf üzerindeki mühür ve tarih silik olduğu için okunamadı (Haşim Öztoprak Arşivi nu.224-225).

226 numaralı fotoğraf; Osmanzade adlı bir kişinin, kız kardeşine para gönderdiğine dair 24 Temmuz 1324 tarihli mektuptur (Haşim Öztoprak Arşivi nu.226).

227-229 numaralı fotoğraflar; evrak pusuladır (Haşim Öztoprak Arşivi nu.227-229).

230 numaralı fotoğraf; Veli Baba Dergahının 5.400 guruş taamiye alacağı hakkında bilgi notudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu.230).

231-233 numaralı fotoğraflar; İlegüb-Tatarlı köyleri arasındaki arazi anlaşmazlığından kaynaklanan öldürme ve yaralama hadiseleriyle ilgili Alemşah-zade tarafından kaleme alınan 21 Temmuz 1321 (3 Ağustos 1905) tarihli yazıdır. Söz konusu yazının içeriğinden Takiyüddin Efendiye yazıldığını tahmin ediyoruz (Haşim Öztoprak Arşivi nu.231-233).

234-236 numaralı fotoğraflar; Alemşah-zade’nin İlegüb-Tatarlı köyleri arasındaki anlaşmazlıkla ilgili 8 Ağustos 1321 (21 Ağustos 1905) tarihli yazısı. Yazının içeriğinden Takiyüddin Efendiye yazıldığı söylenebilir. (Haşim Öztoprak Arşivi nu.234-236).

237 numaralı fotoğraf; Uluborlu Mal Sandığı maaş makbuzudur (Haşim Öztoprak Arşivi nu.237).

238 numaralı fotoğraf; fetvayı şerif örneğidir (Haşim Öztoprak Arşivi nu.238).

SONUÇ

Bu bölümde Takiyüddin Efendinin şahsı ile ilgili maaş yükseltmesi ve maaş makbuzları ile karşılaştık. Yine çok miktarda evrak pusulası ve bilgi notunun mevcut olduğunu gördük. Uluğbey-Tatarlı köylüleri arasındaki arazi anlaşmazlığı ile ilgili üç belge tespit ettik. Bu belgelerden; Veli Baba evladından Mehmet Takiyüddin Efendi torunlarından Haşim Öztoprak Arşivinde sınır anlaşmazlığı ve adam öldürme hadiseleri ilgili belgelerin yer alması düşündürücüdür. Takiyüddin Efendinin kendi köylülerinin yaşadığı sıkıntılara ilgisiz kalmadığı anlaşılıyor. İncelediğimiz bu bölümde; Öksüz Nebi şeceresi, Veli Baba Dergahının tamiri gibi belgeler de dikkat çekmektedir. 

EKLER

Belge 1

Belge yer numarası: 128-131

Bab-ı Fetva

Daire-i Meşihat Mektub-ı Kalemi

Aded: 127

Tarih: 9 Cemaziyel-evvel sene 1323

Müderrisinden Ispartalı mekremetli Mehmet Takiyüddin Efendinin tarik maaşı bin üç yüz yirmi bir senesi Teşrin-i Evvelin altısından itibaren otuz yedi buçuk guruş zamla beş yüz elli sekiz guruşa iblağ kılınmış olmakla işbu senet tastir olundu fi 9 Cemaziyel-evvel sene 1323

Şeyhül-islam

Mühür

Belge 2

Belge yer numarası: Haşim Öztoprak Arşivi nu.132

Hamidiye Hicaz Demiryolu Menfaatine Mahsustur

1324 senesi kanun-ı evvel (Aralık/Ocak 1908/1909) maaşım olan ber-vechi bala yalnız dört yüz elli guruş Uluborlu Mal Sandığından ahz eylediğimi mübeyyin işbu sened-i sandık-ı mezkure ita kılındı.

İlegüb karyesinde medfun Veli Baba Dergahı Postnişini

Belge 3

Belge yer numarası: 136-137

Ahmed Paşa, Cafer Tayyar, Sünbül?,  Hüseyin Sünbül?, Zeyd-i Esabi (Yedinci Zeyd), Ali et’Taki, Evlad-ı Öksüz Nebi,

Ahmet Paşa,  Rüstem?, Koca Hasan,  el-hac-Mehmet, Kara Ahmed

Ahmed Paşa, Mehmet Taki Buruci

Ahmed Paşa, (..) Kazım

Belge 4

Belge yer numarası: Haşim Öztoprak Arşivi nu.202

Hamidadabad sancağına tabi Uluborlu kazası kuralarından Uluköy karyesinde han-ı ıtırnak olan ceddim sadat-ı Hüseyinden Veli Baba Dergahı Şerifinin odalarının muhtaç-ı tamir bulunduğundan sene-i sabıkda otuz dört bin guruş icrayı tamiri hususu hakkında tanzim edilen keşf-i evvel miktarı Evkaf-ı Hümayun Nezaretine takdim edilmiş ise de dergah-ı mezkurun vakıf olmadığı cihetle tamiri nazar-ı itibara alınmayarak battala atılmış ve ileride bütün bütün mail-i inhidam  olacağı derkar bulunmuş olmakla lütfen Hamidabad kazası Mal Sandığından tamiri için irade-i seniye-i hazreti padişahiden istihsali merhamet ve inayat-ı devletlerinden istirham olunur efendim.

Belge 5

Belge yer numarası: Haşim Öztoprak Arşivi nu.203

Konya vilayetine

Ba-hudud name elli seneden beri ziraatımızda bulunan Arız oğlu yaylasındaki arazimizin ziraatını ikmal sırasında Sanduklı’nın Tatarlı karyesi ahalisi müsellahan hücum birimizi katl ve diğerlerimizi cerh ettikleri derdest tahkik ise de tutulmayan otuzu mütecaviz caniler hasada gelmiş hasılatımızı cümle kadın? aşa’irden askeri firariler yine müsellahan hücum ve hasılatımızı ahz ve gasp edilmekte olduğu tarafımızdan var ise yine katl cerh muhakkak bulunduğu kaymakamlığa arz edildiğinden mikdar-ı kafi zabtiye azami müdahalelerinin men’i Sanduklı’ya resmen yazıldığı gibi buradan azami zabtiye emr olunmuş iken zabtiye memuru ta’lil (sebeb, bahane) ediyor karyemizin yegane maişeti bu hasılat münhasır elden çıkar ise umumen perişan olacak karyemiz dağılacaktır, adaletlerine merhametlerine sığınırız ferman

KAYNAKLAR

Haşim Öztoprak Arşivi nu.121-238

 

NOT: Kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz. 

Dr. İbrahim KARAER

e-mail: [email protected]

 

 

 

Yorum bulunmamaktadır.
Konu: VELİ BABA DERGAHI İLE İLGİLİ BELGELER – 4

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

‘Ortak Değerimiz Atatürk’ bildirisine destek ver

Millî ve manevi değerlerimize, başta Atatürk olmak üzere Türk büyüklerine, her türlü tarihî mirasımıza yönelik saldırılar nereden, kimden ve

Ortak Değerimiz Atatürk

ATATÜRK! TÜRK MİLLETİ SANA MİNNETTARDIR

Her millet, sahip olduğu değerlerle geleceğini inşa eder. Geleceğin harcı olan değerlerine sahip çıkan milletler, geçmişten ders çıkararak, gelecekte aynı hataların tekrar edilmemesi için millî bir hafıza oluşturur. Bu hafızanın en önemli değeri, Millî Mücadele’nin lideri ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e periyodik olarak uzun zamandır yapılan saldırılarla karşı karşıyayız. Bunların sonuncusu geçtiğimiz günlerde Ayasofya’da hem protokolün hem de milletimizin gözü önünde gerçekleşmiştir.

Bilindiği gibi bir esaret belgesi olan Sevr Antlaşması’nı tarihin çöplüğüne atan Mustafa Kemal Atatürk, bir savaş ve diplomasi kahramanı olarak, Fatih’in emaneti İstanbul’umuzu, başta Ayasofya olmak üzere, camileri ve tarihî eserleriyle yeniden milletimize kazandırmıştır. Yine Trakya ve Batı Anadolu’yu Yunanistan; Doğu Anadolu’yu da Ermenistan olmaktan kurtarmış, ezanımızı susturmamış, Misak-ı millî sınırları içinde Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmuştur.

Mustafa Kemal Atatürk, 3 Mart 1924’te, halkı aydınlatma, İslam’ın Kur’an’a göre yaşanmasını sağlama, ibadet ve ahlak esaslarıyla ilgili işleri yürütme, ibadet yerlerini yönetme görevlerini yerine getirmek üzere Diyanet İşleri Başkanlığını kurmuştur. Ayrıca Kur’an’ın tefsiri görevi Atatürk tarafından Elmalılı Hamdi Yazır’a verilmiş ve “Hak Dini Kur’an Dili” böylece ortaya çıkmıştır. Kur’an’ın Türkçe tefsiriyle Türkler, dinini öz kaynağından, kendi dillerinden okumaya ve öğrenmeye başlamışlardır.

Hâl böyleyken son yıllarda Millî Mücadele’mizin millî ve manevi mimarı Mustafa Kemal Atatürk, maalesef periyodik saldırılara maruz kalmaktadır. Bir millete sinsice düşmanlık etmenin yollarından biri, o milletin kahramanlarını itibarsızlaştırmaktır. Bunun en kolay yolu ise dinimizi kirli emellerine alet etmektir.

Son olarak Ayasofya’daki icazet töreninde bir imam Ayasofya’yı kastederek; anlatım bozukluklarıyla dolu “…Bu ve bu gibi mabetlerin mabet olarak kalması için inşa edilmiştir. Öyle bir zaman geldi ki bir asır gibi bir zaman içinde ezan ve namaz yasaklandı ve müze hâline çevrildi. Bunlardan daha zalim ve kâfir kim olabilir!… Yarabb’i bir daha bu zihniyetin bu milletin başına gelmesini mukadder buyurma!” gibi suç oluşturan ifadeler kullanmış ve haklı olarak bu söylem halkımızda büyük bir infiale yol açmıştır.

Atatürk, emperyalizmin ve yerli işbirlikçilerinin planlarını bozan bir lider olup Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, ülkemizin en başta gelen birleştirici ve bütünleştirici unsurudur. Mustafa Kemal Atatürk’e üstü kapalı yapılan bu saldırı aslında onun silah arkadaşlarına, Türk milletinin birlik ve beraberliği ile Cumhuriyet’imize yöneliktir. Atatürk’e yapılan ve yapılacak olan saldırıların nihai hedefi Türk milletidir, Türk devletidir. Bu bakımdan bu ve benzeri saldırıların hedefinin Türk devleti ve milleti olduğu konusunda halkımızı uyarmayı, vatanını ve milletini seven bir grup olarak görev addederiz.

Hedeflerine ulaşmak için geçmişte de bazı cahil kimseleri kullananlar, bugün de aynı yöntemlerle hareket etmektedir. Bu son saldırının kaynağının da aynı güçler olduğu şüphesizdir. Millî ve manevi değerlerimize, başta Atatürk olmak üzere Türk büyüklerine, her türlü tarihî mirasımıza yönelik saldırılar nereden, kimden ve nasıl gelirse gelsin, millî birliğimizi asla bozamayacaktır. Aşağıda imzaları bulunan DTCF Birlik üyeleri ve Türk aydınları olarak bu çirkin ve kötü niyetli ifadeleri şiddetle kınıyor ve reddediyoruz.

DTCF Birlik Üyeleri

**İmza: **

Bildiriyi paylaşarak destek verebilirsiniz:

 

En çok beğenilenler

Giriş

Welcome to Typer

Brief and amiable onboarding is the first thing a new user sees in the theme.
Join Typer
Registration is closed.