Dr. İbrahim KARAER 

 

ÖZET

Isparta ili Senirkent ilçesi Uluğbey köyündeki Veli Baba Dergahı ile ilgili Öztoprak Ailesi Arşivindeki belgeleri okumaya devam ediyoruz. Bu bölümde incelediğimiz arşiv belgeleri arasında; Hamidabad Evkaf Müdürlüğü tarafından 25 Rabiul-evvel 1315 (24 Ağustos 1897) tarihinde tasdik edilmiş Veli Baba Zaviyesi Vakfiyesi sureti ile Uluğbey köyü a’şarının Veli Baba Zaviyesine tahsisi hakkında 1906-1908 yıllarına ait yazışmaların birbirine eklenmiş halde uzun bir belge grubunun yanı sıra, Veli Baba Değirmeniyle ilgili belgeler, çeşitli pusula ve bilgi notları ile karşılaştık. Veli Baba Dergahı ve Uluğbey köyü tarihine ışık tutan bu belgeleri okuyarak, Uluğbey halkı ve bilim alemini bilgilendirmeye çalıştık.

Not: Önceki bölümlerde belirttiğimiz gibi Öztoprak Ailesi Arşivindeki belgeleri flaş diskteki fotoğraflardan okuyoruz. Kaliteli çekim yapabilmek için genellikle her belgeden birden fazla fotoğraf çekilmiştir. Belgelere erişim için, bu fotoğrafların numaralarına atıf yapılmıştır.

445-446 numaralı fotoğraflar; 4 Şevval 1315 / 13 Şubat 1313 (26 Şubat 1898) tarihli Uluborlu Şer’iye mahkemesi kararıdır. Konu anlaşılamadı (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.445-446).

447-465 numaralı fotoğraflar; Yassıviran köyü sınırları dahilindeki Veli Baba Zaviyesi Vakfına ait değirmene, Senirkent nahiyesi Turgutlar Mahallesi halkından Ümmet oğulları Hacı Ali, Mehmet ve Mustafa biraderlerin müdahale ve zapt ettiklerine dair dava hakkındadır. Belgede tarih yazan yerin bir kısmı yırtık. Fi’l-yevmü’s-seman min Safer’ül-hayr (yırtık) ve sülüs ve elf (8 Safer 13..) Pul üzerinde Uluborlu (..) yazıyor. Pulun altında Mühür bulunmaktadır (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.447-465).

466 numaralı fotoğraf; mühürü mutabık ve meali vekili musahhar nasbının şurutuna riayet olunmuş ise, tenbih-i mezkur hakkında usulüne muvafık idüğü 17 Rabiul-ahir sene 1315 (15 Eylül 1897) iki mühür (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.466).

467 numaralı fotoğraf; mühürü mutabık olan işbu ilamın meali müdde-i mezbur tarafından ahiren mahalli niyabet-i şer’iyesine ita olunup zahrına niyabet-i mezkura (evrak yırtık) olunan muamelesi ve işbu ilama merbut arz-ı halin zahriyesine nazaran tenbih-i mezkur hakkında usulüne muvafık idüğü fi 8 Zilkade (sayfa yırtık) iki mühür (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.467).

468 numaralı fotoğraf; Mumailey Takiyüddin Efendi tarafından 15 Eylül sene 1317 (28 Eylül 1901) tarihli verilen istida üzerine hasımları Hacı Ali ve rüfekalarına tebliğ ettirilen üç kıta mürasele vird? ihtarname karşı muallayı Hazreti Meşihat-penahiye (..) istizane müsterhamdır 13 Kanun-ı sani sene 1317 (26 Ocak 1902) tarihli verilen Mecelle-i ahkam-ı aliyenin 1836. Maddesi mucebince muamele edilmiş idüğü (üç kelime silik) kılındı fi 1 Muharrem sene 1320 (10 Nisan 1902)

ed-Dai

Uluborlu Naibi

Mühür

(Öztoprak Ailesi Arşivi nu.468).

469 numaralı fotoğraf; mutabık olan işbu derkenarın meali ber-vechi muharrer vaki (yırtık) beyandan ibaret idüğü 6 (..) sene 1321 iki mühür (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.469).

470 numaralı fotoğraf;

255      harc-ı ilam

12,20   mecidiye farkı

237,20

Yalnız iki yüz otuz yedi guruş yirmi para

Fi 2 Temmuz sene 1313 (14 Temmuz 1897)

Pul

(Öztoprak Ailesi Arşivi nu.470).

471 numaralı fotoğraf;

Kayd ü mukabele oluna

Mukabele olundu

Be-makarr-ı…..36

Mühür

(Öztoprak Ailesi Arşivi nu.471),

472 numaralı fotoğraf; üzerinde “Takiyüddin” yazan pusuladır (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.472).

473 numaralı fotoğraf; üzerinde 323 ve 329 yazan, pul ve iki mühür bulunan yırtık evrak parçasıdır (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.473).

474-483 numaralı fotoğraflar; Hamidabad Evkaf Müdürlüğü tarafından 25 Rabiul-evvel 1315 / 11 Ağustos 1313 (24 Ağustos 1897) tarihinde tasdik edilmiş Veli Baba Zaviyesi Vakfiye suretidir (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.474-483).

484-494 numaralı fotoğraflar; Veli Baba Zaviyesine taamiye ve İlegüb köyü a’şarının tahsisi ile ilgili 1906-1908 yıllarına ait birbirine eklenmiş yazışmalardır. Birbirini takip eden bu belge grubunu okumakta fayda gördük. Böylece Uluğbey köyü a’şarının Veli Baba Zaviyesine tahsisi hakkında daha ayrıntılı bilgi sahibi olmak mümkün olacaktır  (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.484-494). 

Belge yer numarası: Öztoprak Ailesi Arşivi: 484-495

Evkaf-ı Hümayun Nezareti Celilesine

Devletlü Efendim Hazretleri

Medine-i Uluborlu muzafatından İlegüb nam karyede medfun kutb’ul-arifin Hazreti Veli Baba ibn-i Hüseyin Gazi Vakfının vakfiyesiyle hudud namesinin suret-i musaddakalarının mahkeme-i teftişten ilam olunarak sıyaneten kayd edilerek mezkur vakfiye-i hudud namenin yed ve daiyaneme red ve iadesi hususuna müsaade-i celile-i cenabı nezaret-penahileri bi-diriğ ve şayan buyrulmak babında emr ü ferman hazreti menlehü’l-emrindir 14 Kanun-ı sani sene 1321 (27 Ocak 1906)

Vakf-ı Mezkur Mütevellisi

Mehmet Takiyüddin 

Takiyüddin Efendinin dilekçesi 14 Kanun-ı Sani sene 1321 (27 Ocak 1906) tarihinde Mahkeme-i Teftiş’de İhsan Efendiye havale olunmuş, dört guruş kaydiyesi alınmıştır. 6/638 ve 21/2834 numara ile Evkaf-ı Hümayun Evrak Müdüriyetie kaydı yapılmıştır.

Müstedi Mehmet Takiyüddin Efendinin yedinde bulunan vakfiyelerin kayıtlarının musaddak olup olmadığının ve vakfiyeler mukayyed olmadığı taktirde vakfiyelerde vakıf olduğu gösterilen mahalle ne veçhile mukayyed bulunduğunun bi’t-tetkik beyanı zımnında işbu arz-ı hal kuyud-ı hakani kalemine irsal olunmak üzere cihat idaresine tevdi kılındı fi 4 Zilhicce sene 1323 ve 16 Kanun-ı Sani sene 1321 (29 Ocak 1906)

Evkaf Mahkeme-i Teftiş hususi 12/792

Tedkikat-ı kaydiye lede’l-icra Uluborlu kazasının Uluköy karyesinde medfun sadat-ı azamdan Veli Baba Hazretlerinin tekkesine taamiye olarak beş yüz guruş tahsis ba-buyruldu-ı ali tebliğ buyrulan irade-i seniye-i cenabı hilafet-penahi iktizayı celileden bulunmuş ve dergah-ı mezkur meşihati aziz müşarünileyh evladından Musa Kazım Efendi uhdesinde olup bu kere vefat eylediği dersaadette bulunan mahdumu Seyyid Mehmet Takiyüddin Efendinin ifade-i şifahiyesinden anlaşılmış olduğundan taamiye-i mezkurenin tahsis muamelesi badehu icra olunmak üzere meşihat ciheti hakkında lazım gelen muamelenin Maliye Nezareti celilesinden var olan tezkerede ve Uluborlu kazasında İlegüb karyesinde vaki e’izze-i kiramdan Veli Baba Zaviyesi vakfının ber-vechi meşrut zaviye-i mezkurenin zaviyedarlığı mutasarrıfı Musa Kazım Efendi ibn-i Hüseyin Babanın kebir oğlu Seyyid Mehmet Takiyüddin Efendiye terk ederek vuku’u vefatına ve tekke-i mezkure elyem mevcud ve mamur olarak derununda ayende ve ravendeye itam-ı taam olunmakta idüğü ve vakf-ı müşarünileyhanın vakfiyesiyle hudud-namesinin suret-i musaddakalarının irsal olunduğu cihetiyle ciheteyni mezkureteynin müteveffa mumaileyh mahlulünden oğlu mezbur Mehmet Takiyüddin Efendiye tevcihatı dahi mahallinde var olan ilam ve mazbatada beyan ve iş’ar olunmasına ve aziz müşarünileyh hazretlerinin karye-i mezkurda vaki her biri malumu’l-hudud müştemilat-ı menzil eşcar-ı müsmireyi havi iki kıta bağ ve misafirhane ve değirmen ve evani-i nuhasiye vakıflarının kayıt ve ihticaca layık olan derdest bir kıta suret vakfiyesinin vakf-ı mezkurun tasarrufu nefsi ve sonra oğlu Hüseyin Çelebiye ve sonra evlad-ı evlad evlad-ı zükuruna batnen bad ve batın ve neslen bad nesl ve sonra da evlad-ı inasına ve basel inkıraz rey-i hakim-i beldeye tefviz ve şart ve mezkur değirmen ve bağlardan hasıl olan icare ve gıllesini dahi misafirhane-i mezkurede ayende ve ravendeye itam-ı taamiye olarak tahsis ve evani-i mezkure taam içün istimalini tayin eylediği musarrah bulunmuş idüğüne ve mezkur hudud-name karye-i mezkure hududunu beyandan ibaret olarak vakf-ı mezkure taalluku olmadığı müsteban olduğu gibi Maliye Nezareti celilesinin tezkeresinde tekke ve meşihat tayin olunmuş ise de zaviye-i mezkure bir tarik ayini icra olunur tekke olmayıp ayende ve ravendeye itam-ı taam olunur misafirhane kabilinden idüğü suret-i vakfiye-i mezkurenin bi ibaretiha kılınma kaydıyla sahib-i yedinde ibkası cihateyn mezkurateyn müteveffa mumaileyh Musa Kazım Efendinin mahlulünden oğlu evlad-ı evlad evlad-ı zükur vakıfdan mumaileyh Mehmet Takiyüddin Efendiye meşrutiyet üzere tevcih ve taamiye olarak tahsis buyrulan beş yüz guruşun ita kılınıp berat verip ve keyfiyet malum olmak üzere nezaret-i müşarünileyhe malumat itası hususunun yazılan takrir nezaret-i penahi mucebince 15 Safer sene 1312 (18 Ağustos 1894) tarihinde irade-i aliyyesi şeref-sadır ederek kaydı tesviye ve beratı ita kılındığı ve mezkur suret-i vakfiyenin ol-vakit her nasılsa kaleme kaydı icra kılınmadığı kayden anlaşılmış olmakla mahkeme-i teftişin balada muharrer derkenarına nazaran iktizasının kuyud-ı hakani kalemine beyan olunması lazım gelir 19 Kanun-ı sani sene 1321 (1 Şubat 1906)

Müdür İsmail İsmet

Evkaf-ı Hümayun Cihat İdaresi

 

Verilmiştir 28 Kanun-ı sani sene 1321 (10 Şubat 1906)

 

Kuyud-ı Hakaniye müracaat olundukta Uluborlu kazasına tabi Uluköy karyesi tımar dahilinde arazi-i emiriyeden olarak mukayyed olup Veli Baba Vakfı Zaviyesine dair merkumuna kayıt bulunamamış ve yedde olup ibraz olunan cihat kaleminin balada derkenarında gösterilen vakfiyesinde karye-i mezkurede mülk eşcar-ı müsmire ve gayri müsmireyi havi iki kıta bağ ve misafirhane ve değirmen evaniye-i nuhasiye-i vakf eyledikleri muharrer olup karye-i mezkureye taalluku olmadığı kayden anlaşılmış olmakla cihat idaresine iade kılındı fi 30 Kanun-ı sani sene 1321 (12 Şubat 1906)

Mukabele olmuştur     Kuyud-ı Hakani

 

Oradan yazılan 19 Kanun-ı sani sene 1321 (1 Şubat 1906) kuyud-ı hakani kaleminden mahreç derkenarlar mealleriyle müddei tarafından ibraz olunan suret-i, emr-i aliye nazaran icabı ve iktizasının mahkeme-i teftişten ifası lazım gelir fi 1 Şubat sene 1321 (14 Şubat 1906)

Evkaf-ı Hümayun Cihat İdaresi

 

Kuyud-ı Hakaniyeden mahreç balada muharrer derkenarda Uluborlu kazasına tabi Uluköy karyesi tımar dahilinde arazi-i emiriyeden olarak mukayyed olup Veli Baba Vakfına ve Zaviyesine dair kayıt bulunamadığı görülmüş ve müstedinin ibraz eylediği evahir-i Şaban sene 1227 tarihli ferman-ı ali suretinin dahi karar-ı mezkure ba-hat tevki-iŞeyh Veli Baba Zaviyesi vakfına tahsis olunarak ol-vechile defter-i hakaniyede mukayyed olduğu lede’l-mütalaa anlaşılmış olduğundan menşe-i muhalefetin Divan-ı Hümayun kaleminden istifsarı zımnında işbu evrak cihat idaresine tevdi kılındı fi 21 Zilhicce sene 1323 ve 1 Şubat sene 1321 (14 Şubat 1906)

Mahkeme-i Teftiş Evkaf

Mukabele olmuştur     hususi 12/792

 

Mahkeme-i Teftişin balada muharrer 1 Şubat sene 1321 (14 Şubat 1906) tarihli derkenarı mucebince keyfiyet ve iktizasının Divanı Hümayun Kaleminden beyanı lazım gelir fi 4 Şubat sene 1321 (17 Şubat 1906)

Evkaf-ı Hümayun Cihat İdaresi       

Vürudu 23/873

 

Uluborlu kazası muzafatından Uluköy ve hasılı tahtında rüsum-ı beç ve bennak ve mücerred ve hınta ve şair ve öşr-i bağ yekun gayrehu dört bin seksen dört akçe yazı ile defter-i mufassalda muharrer kalemiyle tahrir karye-i merkume defter-i icmalde tashih olduğu üzere Veli Baba Zaviyesi Vakfı iken erbab-ı tımardan Ali nam kimesne bir tarik ile berat ettirmekle 1057 tarihinde ba-hat tevki’-i Şeyh Veli Baba Zaviyesine tashih olduğu ve defter-i hakanide mukayyed olduğu beyanıyla vakf-ı mezkur hakkında bazı ahkamı havi evahir-i Şaban sene 1227 (1812) tarihiyle ısdar buyrulan emr-i aliyyenin suret-i musaddakası merbuten irsal kılındı emr-i aliyyenin münderiç kuyud-ı defter-i hakani idaresi tarafından verilmiş olan malumat ve izahata müstenid olmak lazım geldiği halde karye-i mezkure hakkında kuyud-ı hakani kaleminden bu defa balaya yazılan 30 Kanun-ı sani sene 1321 (12 Şubat 1906) tarihli derkenarda Uluköy tımar dahilinde arazi-i miriden olarak mukayyed olup Veli Baba Vakfına ve Zaviyesine dair bir gune kayıt bulunamadığının zikr ve beyan edilmiş calib-i tereddüt ve iştibah olacağı tabii olmakla ol-vechile verilen malumat-ı kuyudiye üzerine tastir buyrulmuş olan maru’z-zikr emr-i ali münifesine göre tahriyat-ı kuyudiye icrasıyla istihsal olacak malumatın tebliği zımnında işbu evrakın kalem-i mezkura tevdi’i iktiza eder 7 Şubat sene 1321 (20 Şubat 1906)

Kalem-i Divan-ı Hümayun

 

Divan-ı Hümayun Kaleminin derkenarına nazaran tedkikat-ı lazime ifa olunmak üzere işbu evrak Defter-i Hakani Nezareti celilesi encümenine tevdi kılındı fi 14 Muharrem sene 1324 / 25 Şubat sene 1321 (10 Mart 1906)

Encümene 24 Mart sene 1322

 

Divan-ı Hümayun Kaleminden balada muharrer 7 Safer sene 1324 (2 Nisan 1906) tarihli derkenar münderecatına göre tekrar tetkikat ve tetebbuat-ı kuyudiye icrasıyla neticesinin tafsilen ve izahen beyanı zımnında işbu evrak tekrar kuyud-ı hakani idaresine tevdi kılındı fi 27 Mart sene 1322 (9 Nisan 1906)

 

Bu yazının altında 1053 (1643), 1057 (1647) ve 1068 (1658) tarihli ferman-ı aliler verilmiştir: Öztoprak Ailesi Arşivindeki belgelerin çekimi net olmadığı için, Cumhurbaşkanlığı Osmanlı Arşivi (COA ŞD 450-23-33) belgelerinden okuduğumuz metni veriyoruz.

Belge yer numarası: COA ŞD 450-23-33

Defter-i Hakani Kuyud-ı Hakani Kalemi

Aded: 661

Tarih: 23 Haziran 1327 (6 Temmuz 1911)

Kıdvetü’s-süleha Veli Baba kendi sakin olduğu köy olmakla karye-i mezkurede olan tekkesine vakıf olmak üzere sadır olan ferman-ı ali mucebince tashih olundu 19 Ramazan 1053 (1 Aralık 1643)

Ba-hat tevki’

Karye-i mezkure Veli Baba Zaviyesine vakıf olmak üzere tahsis olunmuş iken ashab-ı tımardan Ali nam kimesne bir tarikle berat ittirüb şeyhine gadr olunmakla tekrar mumaileyhin zaviyesine tashih olunmuştur ol-babda evasıt-ı Rabi’ul-evvel 1057 (Nisan 1647)

Ba-hat tevki’

Kadimden kılıç tımarı olmakla vakıf olmak na-meşru olmakla geri tımara tashih olunmak üzere varid olan emr-i ali mucebince tımara tashih olunmuştur 12 Şaban 1068 (15 Mayıs 1658)

Ba-hat tevki’

Tımar              der liva-i Hamid

Uluköy tabi Uluborlu

Yekun 4084                           yekun 4108

Karye-i Uluköy          Nahiye-i Uluborlu der liva-i Hamid

Hınta                          Şair                 Deştbani

Müd 25                       Müd 10           20

2000                           600                  yekun 4084

An mufassal

İşbu kayıd-ı hakan-i sureti Şurayı Devlet Riyaset-i celilesinin 20 Haziran 1327 (3 Temmuz 1911) tarihli ve 1068 numaralı tezkiresiyle vuku’ bulan taleb üzerine ihraç kılınmıştır. Fi 23 Haziran sene 1327 (6 Temmuz 1911)

Mühür

 

Balada mahreç derkenarda (dört beş kelime silik) Uluköy karyesi tımar dahilinde arazi-i emiriyeden olarak tahrir ve sebt-i defter-i hakani kılınmış iken karye-i merkum kudvetü’s-(sayfa eksik) Veli Babanın kendi sakin olduğu karye olmakla tekkesine vakıf olmak üzere sene 1053 (1643) tarihi itibariyle ba-hat tevki’-i kaydı mahalli tashih olunmuş ve muahhiren erbabı tımardan Ali nam kimesne bir kıta berat ettirilmiş tekrar Şeyh Veli Baba Zaviyesine evasıt-ı şehr-i Rabiul-ahir sene 1057 (1647) tarihinde tashih kılınmış ise de karye-i merkum kılıç tımarı olmasıyla vakıf olması na-meşru olduğundan şeref-sadır olan emr-i alişan mucebince 12 Şaban 1068 (15 Mayıs 1658) tarihinde ba-hat tevki’-i geri tımar olmak üzere tashih kılınarak ol-vechile kayıttan kayıda geçerek 1248 tarihiyle askeri mensure süvarilerinden İsmail veledi tekaüt Mustafa ile ba-berat alişan müştereken sairesi uhdelerine mukayyed (sayfa eksik) bilcümle tımarat ashabına bedelat itasıyla tımarat-ı mezkure dahilinde bulunan kura Maliye hazinesi celilesi canibinden idare olunmakta bulunmuş ve merkum İsmailin (sayfa eksik) tımar-ı mezbure için merkume verilen bedel yetmiş üç senesi tarihinden itibaren hazine-i müşarünileyden zapt olunmuş ve bu suretle karye-i mezkure arazi-i miriye dair (sayfa eksik) canib-i miriye ait olup vakfa taalluku olmadığının beyanıyla işbu evrak iadeten encümen nezareti celileye takdim kılındı ol-babda emr ü ferman hazreti menlehü’l emrindir

28 Mart sene 1322 (10 Nisan 1906)

 

Divan-ı Hümayun Kaleminin balada muharrer derkenarına göre (satırın yarısı silik okunamadı) ifası muktezi zımnında işbu evrak mahkeme-i teftiş evkaf-ı hümayuna tevdi kılındı

Fi 3 Mayıs sene 1322 (16 Mayıs 1906)

 

Yazıldığı makam silik olduğundan okunamadı

Uluborlu kazası muzafatından İlegüb karyesi 1227 (1812) tarihinde Veli Baba Zaviyesine tahsis ve ihsan buyrulmuş ise de zaviye-i mezkure vakıf-namesi zikr olunan karyenin sebt-i defter-i hakani kılınmış olmadığı vuku’ bulan istida üzerine icra kılınan tedkikat neticesinde tebeyyün eylediği beyanıyla mezkur karyenin ber-muceb emr-i ali zaviye (sayfa eksik) arz ve inbasını emr-i tastir buyrulan tezkire-i muhibbiye cevaben Maliye Nezaretinden bi’t-takdim Şurayı Devlete havale buyrulan 23 Cemaziyel-evvel sene 1324 (15 Temmuz 1906) tarihli tezkire ve melfufatı (sayfa eksik) dairesinde kıraat ve tetkik olundu.

Meal-i tezkirede ol-babda hazinece icrayı tetkikat ve Konya vilayetinin son gelen üç yüz otuz üç senesi a’şar defterine müracaat olunarak mevzu olan İlegüb karyesi a’şarının sene-i mezkureye mahsuben otuz bin üç yüz altmış iki guruş bedel ile ihalesi icra kılındığı anlaşılıp ancak bunun Veli Baba (sayfa eksik) merbutuna dair bir gune işaret görülememiş olduğu dermeyan olunmuştur.

Karye-i mezbure arazisinin kılıç tımarı kabilinden olduğu ol-babda mahkeme-i teftişten sadır olup evrak meyanında bulunan ilamın tedkik-i, münderecatından anlaşılmış (sayfa eksik) göre bura vakfiyeti na-meşru bulunduğu derkar olmakla beraber bu gibi tımarlar bade’t-tanzimat hazine-i celilece bedeli rapt olunarak arazi-i emiriye meyanına idhal kılındığı cihetle karye-i mezkure arazisinin zaviye-i mezbure ile bir gune alaka ve irtibatı kalmamış olduğundan Evkaf-ı Hümayun Nezaretine havalesi tezekkür ve mezkur ilam leffen takdim kılındı. Ol-babda emr-i ferman hazreti menlehü’l-emrindir fi 29 Zilkade sene 1323 ve 1 Kanun-ı sani sene 1322 (14 Ocak 1907)

Şurayı Devlet Mülkiye Dairesinin Mazbata-i Müzeyyelesi suretidir

Maliye Dairesinin işbu mazbatası bi’l-muhabere Maliye Nezaretinin vürud eden 21 Muharrem sene 1324 (17 Mart 1906) ve 252 numaralı tezkiresi ve evrak-ı saire müteallikası ile Mülkiye

Kıraat olundu

Mazbatada mevzu bahs olan İlegüb karyesi arazisinin kılıç tımarı kabilinden olduğu mahkeme-i teftiş-i evkafın evrak meyanındaki ilamında münderiç bulunmasına bunun vakfiyeti na-meşru bulunduğu ve bu gibi tımarlar bade’t-tazminat hazinece bedeli rapt olunarak arazi-i emiriye meyanına idhal edildiği binaberin karye-i mezkure arazisinin Veli Baba Zaviyesiyle alaka ve irtibatı kalmadığı dermeyan kılınmıştır.

Maliye Nezaretinin zikr olunan tezkiresinde karye-i mezbure a’şarının elli sekiz tarihinden beri kurayı saire a’şarı ile beraber hazine namına maktuen ihale kılındığı tebeyyün etmiş ve suret-i evrak-ı melfufa idaresinde bulunan emr-i aliyyenin netice-i hükmü mezkur İlegüb karyesinin Veli Baba Zaviyesi tarafından zabt olunması merkezinde olarak halbuki (sayfa eksik) Hakanice vakfiyet üzere kayd-ı tashih edilmemiş ve ol-vechile tashih kaydı muamelesi ba-irade-i seniye icra edilmedikçe karye-i mezkure hasılatı öşriyesinin canib-i hazineden taşir (sayfa eksik) bulunmuş olduğu ityan olunmasına ve eğerçi esbab-ı anifeye binaen işbu karye arazisinin Veli Baba Zaviyesiyle alaka ve irtibatı kalmamış olduğu Mülkiye Dairesi (sayfa eksik) beyanat-ı mezkure defter-i hakani kaleminin derkenarına mübteni olup ancak  bu cihetlerce cihat-ı sairesine mahkeme-i teftişçe ariz ve amik tetkik olunduktan sonra (sayfa eksik) emr-i ali zaviye-i mebhuseye sebt-i defter-i hakani kılınmasına dair ilam sadır olunduğu ve buna münakız diğer bir emr-i ali ve ilam kaydına destres olmadığı (sayfa eksik) binaen Evkaf-ı Hümayun Nezaretinin takririnde dahi gösterildiği üzere karye-i mezkure a’şarının kuyud-ı hakanice vakfiyet üzere tashih (sayfa eksik) irade-i seniye-i hazreti padişahi şeref-sadır buyrulduğu taktirde muamele-i muktezisinin ifası hususunun devair-i aidesine havalesi tezekkür kılındı emr ü ferman hazreti menlehü’l emrindir fi 26 Rabiul-evvel sene 1325 ve 26 Nisan sene 1323 (9 Mayıs 1907)

 

Tezkere-i Maruza suretidir

(sayfa eksik) Uluborlu kazasına muzaf olup hasılat-ı öşriyesi 1227 (1812) tarihinde Veli Baba Zaviyesine ihsan buyrulan İlegüb karyesi (sayfa eksik) mezkureye tahsisiyle sebt-i defter-i hakani kılınan mahkeme-i teftişten ilam sadır olmasına binaen karye-i mezkure a’şarının defter-i hakaniyece (sayfa eksik) Şurayı Devletçe tanzim ve fi 3 Rabiul-evvel sene 1325 (16 Nisan 1907) tarihinde arz ve takdim kılınan mazbata hakkında irade-i seniye-i cenabı hilafet-penahi (sayfa eksik) infaz edileceği beyanıyla tezkire-i senavari terkim kılındı fi 12 Şaban sene 1326 ve 26 Ağustos 1324 (9 Eylül 1908)

Sadrıazam Kamil

 

495 numaralı fotoğrafta kayıtlı belgenin baş ve son kısmı eksiktir. Dolayısıyla belgenin tarihi ve aidiyeti hakkında bilgiler mevcut değildir. Belgenin içeriğine baktığımızda; İlegüb köyü a’şarının Veli Baba Zaviyesine tahsisi ile ilgili Danıştay evrakı olduğunu söyleyebiliriz (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.495).

496 numaralı fotoğraf; Şurayı Devlet Umumi Heyetinin 5 Muharrem 1332 / 21 Teşrin-i sani 1329 tarihli mazbatasıdır.

Mülkiye ve Maarif Dairesinin işbu mazbatası Heyet-i Umumiyede kıraat olundu

Daire-i müşarünileyhçe ittihaz olunan karar heyetçe de mucip görülerek  ol-vechile ifayı muktezasının Maliye Nezaretine tebliği tezekkür kılındı ol-babda 19 Muharrem sene 1332 / 5 Kanun-ı evvel sene 1329 (18 Aralık 1913)

Pul

Aslına mutabıktır

(Öztoprak Ailesi Arşivi nu.496).

 

497 numaralı fotoğraf; İlegüb köyü a’şarının Veli Baba Zaviyesine tahsisi hakkında Evkaf-ı Hümayın Nazırı imzası ile Sadaret Makamına yazılan 2 Mart 1330 tarihli yazı suretidir (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.497). 

498 numaralı fotoğraf; İlegüb karyesi a’şarının Veli Baba Zaviyesine tahsisi hakkında Şurayı Devlet Mülkiye ve Maarif Dairesinin 26 Mart 1331 (8 Nisan 1915) tarihli ve 105 numaralı mazbata suretidir (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.498).

499 numaralı fotoğraf; Takiyüddin Efendinin taamiye bedeli ve İlegüb köyü a’şarından birikmiş alacağı hakkında Teşrin-i sani 1332 tarihli yazı suretidir (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.499).

500-503 numaralı fotoğraflar; İlegüb köyü aşarının Veli Baba Zaviyesine tahsisi hakkında Mahkeme-i Teftiş-i Evkaf’tan sadır olan 3 Rabiul-evvel 1324 tarihli karar suretidir (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.500-503).

504 numaralı fotoğraf; berat yenileme talebi hakkında yazı suretidir(Öztoprak Ailesi Arşivi nu.504).

505 numaralı fotoğraf çekimi net olmadığı için okunamadı (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.505).

506-508 numaralı fotoğraflar; İlegüb köyü a’şarının Veli Baba Zaviyesine tahsisi hakkında 5 Teşrin-i sani 1329 tarihli yazı suretidir (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.506-508).

509 numaralı fotoğraf; Veli Baba Zaviyesine ait evrakların saklanması ve korunmasını tavsiye eden önceden okuduğumuz 23 Mart 1342 tarihli yazıdır (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.509).

510 numaralı fotoğraf; Veli Baba Değirmeninin mütevellisi adına kendisine teslim edilmesini talep eden mütevelli vekilinin dilekçe sureti (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.510).

511 numaralı fotoğraf; Takiyüddi Efendinin özgeçmişi ile ilgili 28 Cemaziyel-evvel 1328 tarihinde Meşihat makamından talep edilen sorulara verdiği cevaplardır. Bu belge, “Veli Baba Dergahı Mütevelli ve Postnişini Mehmet Takiyüddin Efendi” başlıklı yazımızda yayınlanmıştır (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.511).

512 numaralı fotoğraf;

Bab-ı Fetva Sicil Müdüriyeti

Dosya             adet                 156

Bayezid Dersiamlarından Mehmet Takiyüddin Efendi

(Öztoprak Ailesi Arşivi nu.512).

 

513 numaralı fotoğraf; üzerine 25 Mayıs sene 1335 yazan pusuladır (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.513).

514 numaralı fotoğraf; Veli Baba Zaviyesi Mütevelli ve Postnişini Mehmet Takiyüddin Efendi ile Senirkent nahiyesi Turgutlar Mahallesi halkından Ümmet oğulları Hacı Mehmet, Hacı Ali ve Mustafa biraderler arasında dava konusu olan Yassıviran köyü sınırları dahilibde Veli Baba Değirmeni hakkında Uluborlu kazası Naibi Hasan Tahsin imzalı Meşihat makamına yazılan 28 Recep 1319 tarihli yazı suretidir (Öztoprak Ailesi Arşivi nu.514).

KAYNAKLAR

Öztoprak Ailesi Arşivi numara: 445-514

Not: Kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz.

Dr. İbrahim KARAER

e-mail: [email protected]

 

Yorum bulunmamaktadır.
Konu: VELİ BABA DERGAHI İLE İLGİLİ BELGELER – 7

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

‘Ortak Değerimiz Atatürk’ bildirisine destek ver

Millî ve manevi değerlerimize, başta Atatürk olmak üzere Türk büyüklerine, her türlü tarihî mirasımıza yönelik saldırılar nereden, kimden ve

Ortak Değerimiz Atatürk

ATATÜRK! TÜRK MİLLETİ SANA MİNNETTARDIR

Her millet, sahip olduğu değerlerle geleceğini inşa eder. Geleceğin harcı olan değerlerine sahip çıkan milletler, geçmişten ders çıkararak, gelecekte aynı hataların tekrar edilmemesi için millî bir hafıza oluşturur. Bu hafızanın en önemli değeri, Millî Mücadele’nin lideri ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e periyodik olarak uzun zamandır yapılan saldırılarla karşı karşıyayız. Bunların sonuncusu geçtiğimiz günlerde Ayasofya’da hem protokolün hem de milletimizin gözü önünde gerçekleşmiştir.

Bilindiği gibi bir esaret belgesi olan Sevr Antlaşması’nı tarihin çöplüğüne atan Mustafa Kemal Atatürk, bir savaş ve diplomasi kahramanı olarak, Fatih’in emaneti İstanbul’umuzu, başta Ayasofya olmak üzere, camileri ve tarihî eserleriyle yeniden milletimize kazandırmıştır. Yine Trakya ve Batı Anadolu’yu Yunanistan; Doğu Anadolu’yu da Ermenistan olmaktan kurtarmış, ezanımızı susturmamış, Misak-ı millî sınırları içinde Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmuştur.

Mustafa Kemal Atatürk, 3 Mart 1924’te, halkı aydınlatma, İslam’ın Kur’an’a göre yaşanmasını sağlama, ibadet ve ahlak esaslarıyla ilgili işleri yürütme, ibadet yerlerini yönetme görevlerini yerine getirmek üzere Diyanet İşleri Başkanlığını kurmuştur. Ayrıca Kur’an’ın tefsiri görevi Atatürk tarafından Elmalılı Hamdi Yazır’a verilmiş ve “Hak Dini Kur’an Dili” böylece ortaya çıkmıştır. Kur’an’ın Türkçe tefsiriyle Türkler, dinini öz kaynağından, kendi dillerinden okumaya ve öğrenmeye başlamışlardır.

Hâl böyleyken son yıllarda Millî Mücadele’mizin millî ve manevi mimarı Mustafa Kemal Atatürk, maalesef periyodik saldırılara maruz kalmaktadır. Bir millete sinsice düşmanlık etmenin yollarından biri, o milletin kahramanlarını itibarsızlaştırmaktır. Bunun en kolay yolu ise dinimizi kirli emellerine alet etmektir.

Son olarak Ayasofya’daki icazet töreninde bir imam Ayasofya’yı kastederek; anlatım bozukluklarıyla dolu “…Bu ve bu gibi mabetlerin mabet olarak kalması için inşa edilmiştir. Öyle bir zaman geldi ki bir asır gibi bir zaman içinde ezan ve namaz yasaklandı ve müze hâline çevrildi. Bunlardan daha zalim ve kâfir kim olabilir!… Yarabb’i bir daha bu zihniyetin bu milletin başına gelmesini mukadder buyurma!” gibi suç oluşturan ifadeler kullanmış ve haklı olarak bu söylem halkımızda büyük bir infiale yol açmıştır.

Atatürk, emperyalizmin ve yerli işbirlikçilerinin planlarını bozan bir lider olup Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, ülkemizin en başta gelen birleştirici ve bütünleştirici unsurudur. Mustafa Kemal Atatürk’e üstü kapalı yapılan bu saldırı aslında onun silah arkadaşlarına, Türk milletinin birlik ve beraberliği ile Cumhuriyet’imize yöneliktir. Atatürk’e yapılan ve yapılacak olan saldırıların nihai hedefi Türk milletidir, Türk devletidir. Bu bakımdan bu ve benzeri saldırıların hedefinin Türk devleti ve milleti olduğu konusunda halkımızı uyarmayı, vatanını ve milletini seven bir grup olarak görev addederiz.

Hedeflerine ulaşmak için geçmişte de bazı cahil kimseleri kullananlar, bugün de aynı yöntemlerle hareket etmektedir. Bu son saldırının kaynağının da aynı güçler olduğu şüphesizdir. Millî ve manevi değerlerimize, başta Atatürk olmak üzere Türk büyüklerine, her türlü tarihî mirasımıza yönelik saldırılar nereden, kimden ve nasıl gelirse gelsin, millî birliğimizi asla bozamayacaktır. Aşağıda imzaları bulunan DTCF Birlik üyeleri ve Türk aydınları olarak bu çirkin ve kötü niyetli ifadeleri şiddetle kınıyor ve reddediyoruz.

DTCF Birlik Üyeleri

**İmza: **

Bildiriyi paylaşarak destek verebilirsiniz:

 

En çok beğenilenler

Giriş

Welcome to Typer

Brief and amiable onboarding is the first thing a new user sees in the theme.
Join Typer
Registration is closed.